26/08/2018
Çocuk gelişimi alanında yapmış olduğumuz çalışmalar esnasında, özellikle anne ve babaların küçük çocuklarımıza ne tür şarkılar dinletmeliyiz sorusuyla karşılaştım. Bu nedenle bu makaleyi bu soruların cevabı olması amacıyla beni takip eden anne babalar ve çocuk gelişimi alanında hizmet veren uzmanları bilgilendirmek üzere kaleme aldım.
Öncelikle çocuk gelişimini kategorilere ayırmak gereklidir, çocuğun ilk gelişimi anne karnında başlamaktadır, bu süreçte çocuk dış dünyadan gelen her türlü uyaranı anne karnındaki ince zar içinden algılar. Evin içinde anne ve babanın tartışmaları dahil bütün dışsal seslere karşı uyaranlar anne karnındaki çocuk tarafından algılanır, özellikle duyu organlarının en ilkel şekilde gelişim halinde olduğu bu süreç farklı ses ritimlerini duygu boyutunda da algılar şekildedir. Bu nedenle anne, hamileliği süresince, yoğun-sesli-kaotik ortamlardan uzak durması gerekir. Tartışmanın ve kavga ortamının patlamalı, negative ses uyaranlarına anne karnındaki çocuk maruz kalmamalıdır, anne ve babanın huzuru, letafeti , sakinliği bu süreçte çok önemlidir. Mümkün olduğu zamanlarda, anne klasik müzik gibi sakinleştirici, patlamalı ve değişken ses seviyelerine sahip olmayan müzükleri çocuğa dinletebilir. Doğa seslerini, yoga meditasyonlarında kullanılan sakinleştirici müzikleri dinleyebilir. Dinlediği bu müzikler, hem kendi hamilelik döneminin kolaylaşması, hem de karnındaki çocuğunun ruhsal-bedensel gelişimi için çok etkili olacaktır.
Bebeklik ve okul öncesi dönem olan 0-6 yaş arasında müziğin çok önemli bir yeri vardır. Müziğin yapısında bulunan eğlenceli sesler, harekete geçirici-uyarıcı ses dizimleri, çocuk için ilgi çekici şarkı sözleri okul öncesi çocuk için en iyi öğrenme aracıdır. Zevkli bir öğrenme aracı olması sebebi ile her çocuk severek müzik eşliğinde dans etme, şarkı söyleme aktivitelerine katılır.
Çocuğun duyusal gelişimi için, ses-görüntü-dokunma-hareket gibi alanlarda uyaranlara maruz kalması gerekir. Maruz kaldığı bu uyaranlar sayesinde çocuk ilk dil becerilerini, ince motor kas becerilerinin gelişmesini, sosyal kimlik kazanması gibi bir çok alanda gelişim göstermeye başlar. Müzik aracılığı ile dans eden çocuk ince kas becerilerini harekete geçirir, zıplar, yuvarlanır. Müzikle eşlik eden şarkı sözlerini ezberlemesi, uzun ve kısa sureli bellek alanlarının gelişmesine, nöralağlanmaların artarak zeka-yetenek gelişimini beraberinde getirir. Aynı zamanda şarkıdaki sözler ile ilk sosyal öğrenmelerini bilinçaltı boyutta sağlar. Arkadaşlığın, yardımlaşmanın , çalışkan olmanın, iyi insan olma değerlerinin komik ve cana yakın hayvanların üzerinden ilgi çekici hale getirilerek çocuğu sunulması önemlidir. Bu ve benzeri değerlerin de müzik ve şarkı gibi eğlenceli araçlarla çocuğa sunulması öğrenimi zevkli ve kolay hale getirir. Yetişkin için şarkılar, zaman geçirme-eğlenme- duyguyu dışa vurma gibi alanlara hizmet ederken, çocuk için şarkılar bir eğitim-öğretim aracıdır.
“Ses”i bir eğitim aracı olarak kullandığımızda; çocuğa, yaşamı algılama, yorumlama yaratıcılık ve düşünme sistemini geliştirme ve eğitme konusunda yardımcı oluruz. Müzik; çocuğun ruhsal yapısında heyecanlı ve aşırı duygusallık ortamından daha sakin bir ortama yönelme bakımından ayrıca güvensizlik, saldırganlık, gerilim ve korku gibi davranışlarda, güçlüklerin yenilmesi konusunda önemli bir etkendir. Bu eğitim, kişilik gelişiminde çocuğun davranışlarını etkiler, dikkatini yoğunlaştırır, gözlem yeteneğini güçlendirir.
Müziğin işlevleri, özü bakımından estetik temelli olup, bireysel, toplumsal, kültürel, ekonomik, eğitimsel nitelikler taşır. İşlevlerinin insan yaşamındaki yeri ve önemi nedeniyledir ki, müzik, insanlık tarihinin en eski çağlarından beri, hem çok etkili bir eğitim aracı, hem de çok önemli bir eğitim alanıdır.
Müziğin temel eğitimindeki ilk amaç, çocukta müzik sevgisini uyandırmak, hayal dünyasında müzik imgesini geliştirmek, ritim duygusunu ve kulak duyarlılığını keskinleştirmektir.
Müziği seven çocuk insanı sever, toplumu sever, yaşamı sever, eşsiz bir ruh gücü ve zenginliği kazanır. Eflatun’un da dediği gibi, estetik eğitim, ahlak eğitimini de etkiler. W.Shakespare’nin Venedik Taciri adlı oyununda “Kendinde müzik olmayan, seslerin tatlı ahenginden heyecan duymayan insan, hinlik ve hırsızlık için yaratılmıştır. Onun ruhu geceden daha karanlık, tutkuları cehennemden daha karadır. Böyle bir insana güvenmeyiniz!” diyen sözlerinden de yola çıkarak, insan ruhunun güzelliklerin yüceltebileceğini vurgulamak gerekir. Müzik bir güzellik ve eğitim aracıdır; insanı yumuşatarak geliştirir.
Okul öncesi çocuk için tavsiye edebileceğim, ezberlenmesi halinde kazanım sağlayacağını düşündüğüm şarkıları aşağıda listeleyeceğim:
• Tospik Tospik Canım Arkadaşım
• Masallar ülkesinde pamuk prenses
• Karamela sepeti
• Hacivat karagöz
• Denizlerden geçtim bir bilgeyle tanıştım
• Karınca ve cırcır böceği
• Annelerin en özlüsü
Yukarıda saymış olduğumuz okul öncesi çocuklar için uygun olan şarkılardır. Türevlerini bir çok kaynaktan bulabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken nokta, şiddet içermeyen, söz dizimi açısından uyak örüntüsüne sahip, toplumsal mesaj veren, eğlenceli-hareketli, insani değerleri öğretmeyi amaçlayan, belli bir hayvan yadakahraman üzerinden eğlenceli bir anlatımı seçen, şarkıyı söyleyen sanatçının çocuk diline ve sesine yakın ses tonu ( bebeksi ses tonu), çocuğun bir çok duyu alanına hitap edecek ses dizimine sahip ( çocuk şarkıyı söylerken aynı zamanda dans edebilmeli-ellerini çırparak tempo tutabilmeli), kolay takip edilebilecek-tekrarları olan şarkılar seçilmelidir.
Okul çağı ile birlikte çocuklar daha çok popüler müzik akımlarının etkisine girmektedir. Özellikle, yer altı müzikler dediğimiz ( Rap-hard rock) tarzı müzikleri bu yaştaki çocuklara önermiyoruz. Bu yaş çocuğu büyük oranda duyusal, biyolojik gelişimini tamamladığı için, bu müziklerin içerikleri çocuğun kişilik örüntülerini doğrudan etkilemektedir.Bu dönemde çocukları daha çok bir müzik aleti çalmaya yöneltmek psikolojik gelişimi açısından daha önemlidir.
Ergenlik çağı ile birlikte, ergenler için müzik kendini ifade etme aracı olarak açığa çıkmaktadır. Ergenlerin dinlemiş oldukları müzik şekillerinden kişilik yapılarını anlamak mümkündür. Özellikle depresif içerikli şarkılar, arabesk şarkılar gibi, çocuğun ruh dengesi açısından sorunlu bir ergenlik dönemi geçirdiğini gösterir. Ergenlik döneminden önce müzik aleti çalmaya yönlendirilen, müzik gruplarına dahil olan çocukların bu dönemde dinledikleri-yönlendikleri müzik tarzlarının daha yapıcı ve sanatsal kaygılara yönelik ruhsal besleyicilik taşıdığını gözlemliyorum. Bu nedenle, özellikle okul öncesi dönemde çocuğun müzik zevkinin doğru temellendirilmesi gerekmektedir. İlerleyen yaşlarla beraber çocuğun müzik seçimi onun kişilik örüntülerinin oluşması açısından çok büyük öneme sahip olacaktır.
Ergenlik sonrası ve yetişkinlik dönemi müzik seçimi daha çok rahatlamaya, zaman geçirmeye, felsefi-ideolojik olarak kendini ifade etmeye, karmaşık ruhsal dinamikleri dile getirme gibi daha karmaşık süreçlere hizmet edecektir. Burada kritik olan çocukluk çağında nasıl bir ruhsal besleme ve ekim yapıldıysa yetişkinlik çağında bunların karşılığı alınacaktır. Doğru ruhsal yatırım doğru zamanda yapılması önemlidir.
Saygılarımla...
Uzm. Klinik Psikolog Osman İLHAN
Bi Nefes Psikolojik Danışmanlık Merkezi