Bilgelik Öyküleri
ekremculfa@hotmail.com
VERİMLİ ÇALIŞMAK
03/12/2013 Büyük mağazanın duvarına dayanmış, sigarasını içiyordu. İhtiyarca bir adam yanına yaklaştı: Başarılı olmak istiyorsanız çalışmak en önemli gereklilik. Peki ne kadar çalışmak ? Çok çalışmak başarılı olmanın her zaman garantisi değil. Bir sınava hazırlanan iki öğrenci düşünelim. Biri saatlerce çalışıyor, her bir bilgi kırıntısını okuyor ve öğrenmeye çalışıyor. Fakat önemsiz ya da yanlış bir konuya çalışıyorsa ya da yanlış teknik ile çalışıyor ise konuları yeterince öğrenemez, öğrense bile bir düzen içerisinde olmadığından hepsi birbirine karışır. Ve sonuçta sabahlara kadar çalışsa da başarılı olamaz. Diğer öğrenci ise kendi öğrenme stilinin, hafıza yeteneklerinin farkındadır ve konuları öncelik sırasına göre ayırır ve öyle çalışır. Cevaplarken daha rahat hatırlar, gereksiz bilgiler ile kafası karışmaz ve daha başarılı olur. Üstelik sabahlara kadar çalışmaz belki 3-4 saat çalışır. İki öğrenci arasındaki fark verimli çalışmaktır. Bunu iş konusunda da düşünebilirsiniz. Her gün sabahın 6 sında kalkıp akşam geç saatlere kadar çalıştığınız bir işiniz olabilir. Fakat yıllarca bu şekilde çok çalışmış ama pratikleşemeyip, hep yerinizde sayarsanız ömrünüz boyunca aynı saatler içerisinde çalışıp aynı sonucu alacaksınız. Fakat pratik yollar düşünüp, kendinizi araştırma ve ilerletme yoluna giderseniz gelişebilirsiniz. Önemli olan çok çalışmak değil zamanı ve enerjinizi uygun şekilde kullanarak verimli çalışmaktır. Bunun için kendinizi tanımanız ve sürekli ilerletmeniz çok önemlidir. Aksi takdirde hem çok çalışmış , pek çok vakit harcamış ve yorulmuş ama bir sonuç alamadan hep yerinizde saymış olursunuz. Bu konuda sorun yaşadığınızı düşünüyorsanız psikolojik destek alabilirsiniz. 0216 347 60 03- |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
HIZLI YAŞAMAK - 04/12/2013 |
Genç ve başarılı bir yönetici, yeni Jaguar'ıyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Parketmiş arabaların arasından yola aniden çıkabilecek çocuklara dikkat ediyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı. Arabayla caddeden yava |
KORKULAR İLE YÜZLEŞMEK - 04/12/2013 |
Bir bilge, bir göletin başında oturmaktadır. Susuzluktan kırılan bir köpeğin devamlı olarak gölete kadar gelip, tam su içecekken kaçması dikkatini çeker. Dikkatle izler olayı. Köpek susamıştır ama gölete geldiğinde sudaki yansımasını görüp korkmaktad |
BAKIŞ AÇISI ÖNEMLİDİR - 04/12/2013 |
“Hapishanede günlerini sayan iki mahpus duvara bir delik delerler. Sadece başlarının sığacağı kadar deliği genişlettiklerinde, “Hadi dışarı bir bakalım.” derler. Önce biri başını delikten dışarı uzatır ve ekşimiş bir yüz ifadesiyle “Çok kötü ağabey |
PAYLAŞMAK - 04/12/2013 |
“Üç yaşındaki kızı ve ondan iki yaş büyük oğluyla birlikte uzun bir seyahate çıkmıştı. Yollarda çocuklara meyve, çikolata almak için sık sık durur, her defasında aldıkları şeyleri arka koltukta duran çocuklara uzatırken, kimin eli uzansa; “ al, bunu |
İŞE RUHUNU VERMEK - 04/12/2013 |
Mozart, bulunduğu şehirden uzakta bir konser verecekti. Tüm hazırlıklar tamamlanmıştı ve konser başlamak üzereydi. Mozart konser salonuna girdiğinde salonda sadece on kişi vardı. Salondakiler konserin iptal edilip edilmeyeceğini soruyorlardı. Mozart |
UMUT ETMEK - 04/12/2013 |
İki çocuklu bir aile hafta sonunu piknik yaparak geçirmeye karar verirler. Piknik yerine vardıklarında anne yemeği hazırlarken, çocuklar babalarıyla birlikte yürüyüşe çıkar. Uzun bir yürüyüşten sonra oldukça yorulan küçük çocuk yalvarırcasına bakan |
KÜÇÜK YÜREKLER - 04/12/2013 |
Meyveli dondurmaya bayılıyordu. Parası yeter miydi, bilmiyordu ama denemekten ne çıkardı! Pastaneye girdi, masaya gelen bayan garsona bir kâse meyveli dondurmanın ne kadar olduğunu sordu 10 yaşındaki küçük çocuk. ‘‘50 sent’’ diye |
AFFETMEK - 04/12/2013 |
İki arkadaşın yolları çöle düşmüş günün birinde. Bir süre sonra aralarında tartışma çıkmış. Birinin diğerini tokatlamasıyla neticelenmiş bu münakaşa. İncinmiş öbürü ve kuma şöyle yazmış:”Bugün en iyi arkadaşım bana bir tokat attı.”Yürümeye devam et |
DİNLEMEK - 04/12/2013 |
Bir gün bir Kızılderili ve beyaz arkadaşı New York şehrinin merkezinde yürüyordu. O sırada öğle tatili vaktiydi ve caddeler insanlarla doluydu. Sürücüler kornalarını çalıyor, taksi şoförleri müşteri bulmak için köşelerde bağrışıyor, sirenler çalıyord |
Devamı |